Kefir, çok eski çağlarda ortaya çıkmış sütten yapılan bir Türk içeceğidir. Orta Asya’da bolca içildiği bilinmekle beraber ana yurdunun Kafkasya olduğu söylenmektedir. Günümüzde tüm dünyada üretilip satılan ve bir çok rahatsızlığa iyi geldiği düşünülen kefir, yoğurt kıvamında ve hafif ekşimsidir. Bu nedenle herkesin damak tadına uyduğu pek söylenemez.
Kefir süt asidi ve alkol fermantasyonu kullanılarak yapılır. Karnabahar şeklinde bezelye büyüklüğünde tanelerden meydana gelir. Beyazdır.
Kefir iştahsızlık, uykusuzluk, verem ve böbrek hastalıklarına, bronşit ve astıma, ekzemaya iyi gelir. Ayrıca dış deri yırtılmaları ve deri çatlağı tedavisinde de kullanılabilir. Barsakları rahatlatır, hücreleri yeniler, şekeri düşürür, barsakların hareketliliğini kolaylaştırır, besleyicidir. Tüm bu özelliklerinden dolayı kanseri önleyici etkisi bulunduğu düşünülmektedir. B1, B12, K vitaminleri açısından da oldukça zengindir.
Eskiden zor ve nadir olarak bulunabilen kefir şimdilerde marketlerde hazır olarak satılmaktadır.
Su | % 88-89 |
Süt asidi | % 0,8-0,9 |
Etil alkol | % 0,6-1,1 |
Süt şekeri / laktoz | % 1,7-2,7 |
Kazein | % 2,5-2,9 |
Mineraller | % 0,6-0,8 |
Albümin | % 0,1-0,3 |
Yağ | % 2,8-3,3 |