Başlığımız Galatasaray şampiyon oldu ancak asıl şampiyonun yaptığı inanılmaz satışla yayıncı kuruluş olduğu gayet açık. Hatırlatmak için sizlere kanalın 4 yıllık yayın haklarını ihale sonucunda yıllık 321 milyon dolara kazandığını belirtelim. Kanal yönetimi bu rakamın kendilerini zorlayacağını sonradan açıkça belirtmişti. Ardından ülkenin en çok taraftara sahip olduğu söylenen Fenerbahçe’ye getirilen yasaklar, şike soruşturması gibi gelişmelerle bu yıl Türkiye futbolu açısından en zevksiz, en tatsız sezonunu yaşadı.
Futbol sektöründe hakimiyeti ele geçirmeye çalışan tarafların çekişmesi sonucu futbol seyircisi sayısında azalma oldu ve bu elbette gelirlere yansıdı. Ara çözüm olarak birden akıllara şampiyon kulübün Play-off sonucu belirlenmesine karar verildi. Böylece en çok taraftara sahip olan 4 büyük takım ince ayarlar sonucunda play-offa katılmaya hak kazandı. Böylece 11 puan farkla ligi zaten şampiyon bitirmiş Galatasaray ve ezeli rakipleri arasında büyük gelir getiren toplam 12 derbi maçı oynandı. İşin planlı olduğu iddiasına destek olacak gelişme Aziz Yıldırım’ın şampiyonluk maçı öncesi beraat ettirilmesi ve bir şekilde taraftarının gönlünün alınması, maça olan ilginin en yüksek seviyeye çıkarılmasıdır. Yaklaşık 1 yıldır tutuklu olarak alıkonan Aziz Yıldırım tam o sırada aklanmıştır. Bu Fenerbahçeye bir 2. lik tesellisi olarak verilmiş de olabilir.
Play-off maçlarını izleyenler bilir, maç skoru maçtan önce hakemlere verilmiş gibi izlenim doğmuştur. Bunların hiçbiri Galatasaray Kulübünün şampiyonluğuna gölge düşüremez. Bu başka bir şeyle ilgilidir.
Ligin başlarında zarar eden yayıncı kuruluşun lig sonunda ciddi kar etmesine neden olan bir dizi inanılmaz olaylar zincirinden bahsediyoruz. Ancak bunun asıl sorumlusu yayıncı kuruluş değil ihaleyi yapan yetkililerdir. Firma ihaleyi yıllık 321 milyon dolar ödeme şartıyla değil 500 milyon dolara kazansaydı olabilecekleri tahmin edemiyoruz. Makyevelist yaklaşımla insanların rahatça öldürüldüğü bu dünyada fazlasına hayal gücümüz yetmiyor. Devlet kişiler veya firmalar için değil halk için vardır. Bu kadar yüksek rakama ihale yaptıklarında gelirin halkın cebinden çıkacağını bilmiyorlar mıydı? biliyorlardı. Ancak kazanmak için herşeyi feda edebilen yaklaşımın neferleri geliri nereye harcandığı belli olmayan bu ihale sonunda futbol tarihimizin en kepaze sezonunu yaşatmış, maç izlenen küçük işletmeleri zarara sokmuş, halkın cebinden parasını almış, ihale sonunda çok büyük iş yaptık diye de ekranlarda gülücük saçmıştır.
Yaratılan gerilimli beklenti sonunda şampiyon misafir takım olmuştur. Gerilimi uzun süredir pompalanan taraftar sonunda emniyet güçleri ve medya çalışanlarına saldırmıştır. Kadıköy’de daha önceki taraftar yürüyüşünde olduğu gibi tam olarak neler yaşandığını göremezsiniz. Taraftar polis aracını ters çevirip ateşe vermiştir. 2 takım taraftarı arasında kayda değer olay olduğu söylenemez. Polis helikopterinden bölgeye biber gazı sıkılmıştır. Biber gazı rüzgarın etkisiyle evlerinde oturanlara kadar ulaşmıştır. Tüm bunlardan haberi olması gereken başbakan olaya müdahale edip biber gazının üstüne tuz biber ekmiş ve kupanın o anda, o stadda, o taraftarın önünde verilmesini emretmiştir.